Türklerin, İngilizleri büyük bir başarı ile mağlup ederek, tarihe şanlı bir destan ve kahramanlıkla adını yazdırdığı zafer; Kut’ül Amare Zaferi.
Osmanlı Ordusu’nun 1. Dünya Savaşı’ndaki, Çanakkale Zaferi’nden sonra en büyük zaferi Kut’ül Amare Zaferi’dir. Osmanlı Ordusu, Bağdat’ı işgal etmek isteyen İngilizleri şimdiki Irak’ın Kut Bölgesi’nde kuşatarak 29 Nisan 1916‘da büyük bir zafer kazandı. Bu destansı zaferle İngilizlerin 6’sı general, 476’sı subay olmak üzere toplam 13 bin 309 askeri esir alındı.
İngiliz ordusu, İran’ın Basra kıyısındaki petrol ile doğalgaz kuyularını işgal için 16 Ekim 1914’te sömürge kuvveti Hint Tümeni ile Mezopotamya Seferi‘ne çıktı ve 3 Kasım 1914’te Basra Körfezi’ne çıkarma yaptı. Osmanlı askeri birlikleri çoğunlukla Çanakkale ve Filistin Cepheleri’ne kaydırıldığı için, İngilizler zorlanmadan Basra’ya girdi. Sonrasında da Bağdat’ı ele geçirme planları yapmaya başladılar.
Osmanlı Harbiye Nazırı ve Başkomutan Vekili Enver Paşa, Irak’taki kuvvetlerin başına Yarbay Süleyman Askeri’yi görevlendirdi. Fakat İngilizlerin ilerlemesini durdurmak üzere gönderilen Süleyman Askeri’nin 12 Nisan 1915 tarihli taarruzu başarılı olamayınca ordu Nasıriye bölgesine çekildi. Süleyman Askeri, başarısızlık üzerine intihar etti.

Enver Paşa, Süleyman Askeri Bey’in yerine Albay Nurettin Bey’i atadı. İngiliz birliklerine, Osmanlı kuvvetlerini takip ve Bağdat’ı alma emri verildi. Sonra Enver Paşa, askerleri yeni takviye birliklerle 6. Ordu adı altında topladı ve başına da Alman Mareşal Volmar von der Goltz’u getirdi. İngilizler, 27 Nisan 1915’te Albay Nurettin Bey’in Kut’ül Amare’nin kuzeyinde oluşturduğu savunma hattına saldırdı. İki günlük çatışmaların ardından İngilizler Kut’ül Amare’yi aldı ve Bağdat’a yapılacak harekâtın merkezi olarak hazırladı. Nurettin Bey’e takviye olarak, Doğu Anadolu’daki 3. Ordu Sağ Cenah Grubu Komutanı Albay Halil Bey 2 tümenle desteğe geldi. Bu gelişme üzerine İngiliz komutan General Townshend, 22 Kasım 1915’te taarruz emretti lakin ilerleme sağlayamayarak geri çekilmeye mecbur kaldı.
İngilizlerin geri çekilmesi üzerine bu kez Osmanlı Ordusu yavaş yavaş kuşatmaya başladı. İngilizler, birliklerinin kuşatma altından kurtarılması için Kut’a 19 bin kişilik bir güç gönderdi ancak Osmanlı birlikleri bu takviye gücü püskürttü. Bu sırada Osmanlı 6. Ordu Komutanı Goltz Paşa hastalanıp 72 yaşında ölünce yerine Halil Paşa geldi. Daha 33 yaşında olan Halil Paşa önce vekâleten, daha sonra ise Tuğgeneralliğe terfi ederek asaleten 6. Ordu Komutanı ve Irak Genel Valisi oldu.
Ve Zafer!
Kut’ül Amare’de kuşatılan, yardım da alamayarak cephane ve erzak sıkıntısı çeken İngiliz ordusuna yeniden yardım yollandı. Julnar isimli 270 tonluk buharlı gemiyle gönderilen yardım da hedefe varamayıp ve Osmanlı Ordusu’nca karaya oturtuldu ve ele geçirildi. İngilizler, General Townshend ile birlikte teslim olmaya mecbur kaldı. Böylece 29 Nisan 1916 günü, 6’sı general, 476’sı subay toplam 13 bin 309 İngiliz asker esir alınarak Kut’ül Amare Zaferi kazanılmış oldu.
Halil Paşa Kut’ül Amare zaferine istinaden Kut soyadını almıştır.
Savaşta Kut Bölgesi’nde 19.182 askerimiz vardı. 10.000 civarında şehit verdik.
Kuşatılan İngilizler 15.661 kişiydi. 40.000 civarında da yardıma gelen askerleri vardı. Zafer sonunda esir alınan İngiliz askeri 13.309 iken ölü ve yaralıları 30.000 civarındaydı.
Komutan Halil Paşa “Orduma” başlığıyla bir Zafer Mesajı yayınladı:
“Arslanlar!
Bugün Türklere şeref, şan; İngilizlere kara meydan olan şu kızgın toprakların güneşli havasında, Şehitlerimizin ruhu şad ve handan uçuşuyorlar. Hepinizin pak alınlarınızdan öperek, hepinizi tebrik ederim.
Bize 200 yıldan beri tarihimizde okunmayan bir vak’ayı kaydettiren Allah’a hamd ve şükürler olsun. Allah’ın azametine bakınız ki, 1500 senelik İngiliz tarihine böyle bir vak’ayı ilk defa sizin süngülerinizle yazdırdı.
“Bugüne ‘Kut Bayramı’ adını veriyorum. Ordumun her ferdi her yıl bu günü kutlarken, şehitlerimize Yasinler, Tebarekeler, Fatihalar okunsun.”

Son Yorumlar