Ortadoğu coğrafyası ve bölgemiz siyonizmin emrindeki emperyalist güçler tarafından yıllardır talan edilmektedir. Emperyalizmin yerli işbirlikçileri sayesinde bölgemizde Müslümanlar bir savaştan öbürüne sürüklenerek kan ve gözyaşı dökmektedirler. Vatanlarını terk ederek yersiz yurtsuz kalmaktadırlar.
Rusya, bir taraftan İran ile birlikte Esad’ın yanında yer alarak hareket ederken diğer taraftan da YPG ve diğer terörist gruplara desteğini vermekten çekinmemektedir. YPG’lilerle birlikte basında çıkan Rus askerlerinin resimleri ve Moskova’da YPG’nin aktif olarak faaliyet gösteren ofisleri dikkatlerden uzak olmamalıdır.
Fırat’ın doğusuna yerleşen Amerika da terör gruplarına her türlü desteği vermekte ve askerleri ile birlikte bölgeye yerleşmiş bulunmaktadır. Bölge üzerinde hâkimiyet noktası oluşturmak için binlerce tır silah ve mühimmatı bölgede faaliyet gösteren terör örgütlerine gönderdiklerini itiraf ettikleri gibi diplomatik temaslarla da teröristlerin uluslararası platformlarda sözcülüğünü üstlenmektedirler.
Fırat’ın doğusu, batısı ve Esad’ın olduğu bölge olmak üzere Suriye üç parçaya bölünmüş durumdadır. ‘Zeytin Dalı Harekatı’ ile bölgenin terör yuvalarından temizlenmesi ve ‘Suriye’nin toprak bütünlüğünün’ korunması hedeflenmiştir. Askerimiz Suriye’de teröre karşı mücadele ederken askeri tedbirler yanında uluslararası diplomatik faaliyetler de titizlikle yürütülmelidir. Bölgenin sahipleri emperyalistlerin süfli emellerine kurban edilmemelidirler. Mehmetçiğimizin ‘Zeytin Dalı Harekâtı’ ile gerçekleştirdiği harekât siyonizmin emrindeki emperyalistleri rahatsız ederken milletimizi rahatlatmıştır. Mehmetçiğimizin zafer kazanacağından ve bölgeyi terörden temizleyeceğinden en ufak bir şüphemiz yoktur. Harekât sonrasında bölgede huzur ve barışın sürekliliğinin korunabilmesi için gerekli tedbirler şimdiden alınmalıdır. Barzani ve Talabani’ye verilen destekler Irak’ta nasıl sonradan ülkemiz için çıbanbaşı oldu ise ÖSO konusunda da Irak’ta yapılan hataların tekrarlanmamasına dikkat edilmelidir.
Mehmetçiğimizin şehadeti göze alarak operasyon yaptığı bir sırada içeride iktidar ve muhalefetin siyasi ikbal kaygısına düşmüş olmaları, milleti ötekileştirme ve kamplaştırmaya varacak söylemleri biran önce bırakmalıdırlar. Mehmetçik Türk Milleti’ni tehdit eden hainlere karşı canla başla mücadele ederken, millet olarak birlik olmak zorundayız. Bu mücadelenin partisi, derneği, cemaati olmaz. Bu yapılan harekât, milli bir meseledir. Bir milli meselede birik olamayacaksak ne zaman birlik olacağız? Harekât öncesi takip edilen iç ve dış politikadaki tercihler, harekâtın öncesi ve sonrasında takip edilen politikalar elbette zamanı gelince konuşulup tartışılacaktır. Bu tartışmaların zamanı Mehmetçiğin emperyalist uşaklarına karşı cephede olduğu bugünler değildir.
Mehmetçik bölgemizi emperyalizmin uşaklarından temizlerken siyasilerimiz milli, birlik ve beraberlik için samimiyet sınavındadırlar.
Emperyalistler istemeseler de milletimiz yaşayacak düşmanları kahrolacaktır.
Son Yorumlar