Cündilik

Cündi kelimesi Osmanlılarda yalnız yetenekli biniciler için kullanılmaktaydı. Osmanlılarda atlı askerlere “sipahi” denilirdi. Hünerli biniciler için ise “cündi” sözcüğü kullanılırdı. Osmanlı sarayında cündi adıyla bilinen bir bölüm bulunmuyordu. Cündi yalnız sıfat olarak iyi ve hünerli binicileri tanımlıyordu.

Enderunda spor yapmak zorunlu olmayıp isteğe bağlıydı. Ancak yükselmek ve seçkin biri olmak, önemli bir makama atanmak için iyi bir sporcu olmak lazım geliyordu. Bu sebeple herkes bir sporu mutlaka yapmaya çalışıyordu. Enderunda her koğuşta cündi bulunuyordu. İstekli veya yetenekli olanlar eğitilirdi. Cündilerin başında cündibaşı adı verilen kişi bulunurdu. Cündibaşının görevi alaydaki cündileri eğitmek, padişah cirit veya cündilik oyunu seyretmek istediğinde oyunu yönetmekti.

Cündilik öğrenmek isteyen bir acemiye ilk önce ata binme ve at üzerinde oturma öğretilirdi. Bunun için de “babataşı” denilen at biçimi verilmiş taş üzerinde oturtulup dizgin tutmak öğretilirdi. Bunu öğrenen acemi, gerçek ata binerek çabuk ve çevik inip binmeyi, yürütmeyi, yavaş ve hızlı koşturmayı iyice öğrendikten sonra at üstünde ok atma, sırığın tepesine bağlanmış kabağı okla vurma, ucu sivri çubuğu kuma saplama çalışmalarına başlardı. Bu çalışmaları başarılı bir şekilde yaptıktan sonra cündi, ağalarının önünde becerisini kanıtlayarak acemilikten çıkıp önce “kâmil cündi” daha sonra da “keskin cündi” olurdu. Keskin cündi olunca eğitim bitmezdi. Uçan kuşu vurmak, demir tel üzerine 70-80 kat sarılarak ıslatılmış kar keçesini kılıçla kesmek, at koştururken labutu yere vurarak yüksek ağaçların tepesine çekilmiş ip üzerinden aşırmak, cirit ve mızrak oynamak ve at üzerinde çeşitli hareketler yapmak gibi çalışmaları olurdu.

Ankara Savaşı’nın ardından Amasya’ya çekilen Mehmet Çelebi, babası Yıldırım Bayezid’ın savaşta esir düşmesiyle oluşan taht kavgasında kardeşlerini yenerek padişah olabilmek amacıyla çevik kuvvete ihtiyaç olduğunu düşünerek sipahilere önem vermişti.

Osmanlı Devleti’ne cündilikte başarılı olmuş, ün kazanmış pek çok cündi hizmet etmiştir. Sultan Mahmut, gelişen savaş tekniği karşısında bu tür eğitimin yararlı olmayacağını görerek cündiliği kaldırıp Avrupa devletlerindeki süvari birlikleri gibi süvari bölükleri kurmuştur.

YORUM YAZ